Tonga Krallığı

Pasifik Okyanusu, Okyanusya Kıtası Polenesia bölgesinde Tonga Krallığı’nın en büyük adası ve başkenti Nuku’alofa’nın da olduğu, 30 bin nüfusu olan Tongatapu’ya gidiyoruz. Dünyanın en doğusunda, yani gün değişim çizgisine en yakını olan, yeni günü ilk gören yerleşim yerlerinden biri.

Fiji’nin doğusunda, Samoa’nın güneyinde ve Yeni Zelanda’nın kuzeyinde olan Tonga Krallığı, 110 bin nüfusu, toplamda 747 km² yüzölçümü olan adalar topluluğu. Monarşi yöntemiyle yönetilen Tonga’nın resmi dili Tongaca ve kendi aksanlarına göre İngilizce konuşuyor. Tonga’da, toplamda 1000 kişi civarında, azınlık seviyesinde Sünni mezhebine mensup Müslüman grup yaşıyor, zaten hemen fark ediliyor giyimlerinden.

Pasifik’te bulunan tek krallık olan Tonga’nın en büyük adaları Tongatapu, Vava’u ve Ha’apai’dır. Toplamda 169 kayalık ve mercan adalarının ancak 36 tanesinde yerleşim bulunur. Başşehir Nuku’alofa, aynı zamanda ülkenin en büyük şehri ve ticaret merkezidir.

Tonga Krallığı’nın oldukça farklı bir özelliği, Okyanusya’da bulunan ada ülkelerinin aksine hiçbir zaman Avrupalılar tarafından işgal edilerek kolonileştirilmemiş olmasıdır. Dışişlerinde İngiltere Birleşik Krallık’a bağlıyken 1970 senesinde tam bağımsızlığını elde etmiş ve aynı zamanda İngiliz Milletler Topluluğuna üye olarak da kabul edilmiş. Ülkenin resmi bayrağı 1875 yılında kabul edilen kırmızı zemin üzerine, sol köşede beyaz dikdörtgen ortasına yerleştirilmiş kızıl haç şeklindedir.

Tonga’nın ekonomik olarak çok gelişmiş bir yer olduğunu söylemek doğru olmaz ancak ülkede lüks tatil yerleri, güzel yapılar, temiz ve düzgün yollar, güzel arabalar bulunuyor ve belli bir düzen olduğu açıkça görülüyor. Yolda karşıya geçmek istediğiniz zaman, bütün araçlar durup size yol veriyor, insanlar birbirine saygılı.

Özellikle orta yaş ve üzeri kadınlar işlemeli, erkekler ise kumaş benzeri önlük gibi bir şey takıyorlar bellerine. Cenaze, düğün, doğum veya benzeri durumlar için farklı desenler ve işlemeleri olan bu önlük çok anlamlı. Belinize sardığınız daire alanı sizin varlığınızı, benliğinizi ve kişiliğinizi temsil ediyor, bu alana saygı duyulması gerekir, yani herkes birbirine saygılı olmalı anlamında.

Başşehir Nuku’alofa’da 2006 yılında büyük bir yangın olayı yaşanmış ve şehrin büyük bölümü yanmış.  Çin devleti yangın hasarını büyük ölçüde karşılamış ve karşılığında Tonga’da yatırım yapma izni almış.  Çin, Asya ve Ortadoğu ülkelerine olduğu gibi Pasifik Adalarına da yıllardır büyük ölçüde yatırım yapmaya başlamış.

**

Özgür Wesleyan Tonga Kilisesi’ne gidiyoruz. Dış cephesindeki işlemelerle görkemli bir yapı olan kilise, yangın sonucu büyük hasar aldığı için bugün kullanılamıyor. Aslında ayrılıkçı bir kilise. Tonga farklı Hristiyan mezheplerine ait misyonerler ile ilk olarak 1800’lerin başında tanışmış ancak bunların içinden Londra Özgür Wesleyan Misyonerleri Topluluğu daha etkili olmuş. 1885 yılında Kral George Tupou ve misyoner Rahip Shirley Waldemar Baker, Avustralya Metodist kilisesinden ayrılarak, Özgür Wesleyan Tonga Kilisesini kurarlar. Hristiyanlığın bu kolu, özellikle Wesleyanizm’in Tonga Krallığı’nın, monarşinin resmi dini olması nedeniyle, ülke üzerinde önemli bir etkiye sahiptir. Kiliseler, çoğu Tongalı için sosyal ve kültürel yaşamın önemli bir parçası gibidir. Kiliseler, ülkenin en ücra yerlerinde bile görülebiliyor. Tonga’da da diğer Pasifik ada ülkelerinde olduğu gibi, neredeyse her mezhebe ait çok fazla kilise bulunmaktadır.

Büyük bir alan üzerinde, şimdiye kadar görev yapan bütün kral ve aileleri için düzenlenmiş Kraliyet mezarlığı bulunmakta. Bakımlı, temiz ve düzgün ancak içeri giremiyoruz, özel günlerde ziyarete açık, biz de dışarıdan bakıyoruz.

Başkent Nukuʻalofa’nın güneyinde Tonga Krallığı’nın resmi konutu, Kraliyet Sarayı var. 1867 senesinde, ahşaptan yapılmış, hemen deniz kenarında, bakımlı, gayet güzel bir saray. Bazı dönemlerde halka açılan saraya rıhtımda kayaların üzerinden bakarsanız sadeliği ve güzelliği fark ediliyor.

Baktık, sarayda bayrak gönderde değil, bu kralın sarayda olmadığı anlamına geliyor. Olsa ziyaret ederdik!

Ha’amonga ‘a Maui, Başkent Nukualofa’ya yaklaşık 30 km uzaklıkta yer alan, her biri yaklaşık 30 ila 40 ton ağırlığında, 5,2 m yüksekliğinde, 5,8 m uzunluğunda ve 1,4 m genişliğinde üç mercan kireçtaşı levhadan oluşan triliton, iki dikey taş ve bunları üstten bağlayan üç parça taştan oluşan bir yapı. (Triliton; üstte yatay olarak yerleştirilmiş üçüncü bir taşı destekleyen iki büyük dikey taştan oluşan bir yapıya verilen addır. Genellikle megalitik anıtlar bağlamında kullanılır. En ünlü trilitonlar İngiltere’deki Stonehenge’de olanlardı.)

Yapı, MS 1200 yıllarında Kral Tuʻitātui tarafından kraliyet yerleşkesi Heketa’nın girişine iki oğlunun onuruna, kardeşliği ve Tonga’nın bütünlüğünü sembolize etmek için yaptırılmış olduğu kabul edilen anıt “Pasifik’in Stonehenge’i” olarak adlandırılır.

Ha’amonga’a Maui hakkında birçok efsane var. En yaygın hikâye, trilitonun, Maui yarı tanrıları tarafından yapıldığı. Çünkü başka hiçbir ölümlünün bu tür dev taşları kaldıramayacağını, Maui’nin taşları aldığı ve dev bir kanoyla taşıdığı söylenir. Buraların ilk sakinleri olduğu kabul edilen ve doğaüstü güçlere sahip efsanevi tanrılar olan Maui adında dört erkek kardeş hakkında hikayeler Pasifik Adalarının çoğunun kültüründe bulunur. Ancak Maui yarı tanrılarının tasvirlerinin en ilginç yönlerinden biri, insanlara olan ilgileri ve insan ırkı için ölümsüzlüğü arama çabalarıdır.

1967’de Tonga Kralı Taufa’ahau IV. Tupou, trilitonun gün dönümü ve ekinokslarla ilgili astronomik önemi olduğunu öne sürmüş ancak bunu destekleyecek hiçbir bilimsel kanıt bulunamamış.

**

Aralık ayı, kuzey yarım kuzenin aksine, güney yarım küre yaz mevsiminin tam ortasında, sıcaklık 30 derece ve hava rutubetli.

Katolik kilisesini ziyaret ediyoruz, cenaze töreni olacağını öğrendik, seremoniyi görmek için beklemeye karar verdik. Cenazenin yolda olduğunu, birkaç dakikaya geleceğini söylediler, yarım saatten fazla oldu mevta ortalarda yok. Sorduk, nerede, gelmeyecek mi, diye, cevap, “Tonga’da zaman için söylenene güvenme, gün içinde gelir,” anlaşılan cenazenin bile acelesi yok.

Pasifik ülkelerinin çoğu pandemi sürecinde yurtdışına kapanmış ve ilk olarak 2022 Aralık ayı başında turizme açılma kararı alınmış, biz de ilk gelenlerdeniz. Böyle olunca da organizasyonlar tam oturmamış, aksaklıklar dikkati çekiyor ama yapacak bir şey yok, zaten Polenazya bölgesi özellikle Tonga Cumhuriyet’i turistlerin en az geldiği yerler arasında.

Tonga’da 2000 yılına kadar üniversite varmış, farklı sebepler nedeniyle kapanmış, 2000 yılından sonra Fiji Devlet Üniversitesi buraya bazı bölümler açmış, yüksek eğitim bu bölümler üzerinden yürüyor.

Uçan tilki diye bilinen geniş kanatlı yarasa türünün özellikle kafası ve kulakları tilkiye benzediği için uçan tilki diye anılıyor. Bu türün en çok görüldüğü yerden biri de Tonga’nın bazı ormanlık yerleri.  Madem görünüyorlar, biz de görelim dedik ve ziyaretlerine gittik. Yarasalar genelde gündüz ağaçlara asılı vaziyette uyuyan, gece avlanan hayvanlardır, bazıları gürültümüze uyanıp havalandılar, havada gördük.

Bu coğrafyalarda mitolojik hikayeler boldur, bunlardan biri de “Tsunami Kayası” diye bilinen kocaman kaya. Binlerce ton ağırlığında kocaman yuvarlak bir kaya denizden uzak bir yerde duruyor. Bu kayanın mitolojik olarak binlerce yıl önce denizden dalgalarla geldiği üzerine bir sürü hikâyeler yazılmış, boş zamanlarda dinlemek lazım!

Benzer olay “blue hole” mavi delik hikayesi. Okyanus dalgalarının mercan kayaların arasında oluşan deliklerden veya boşluklardan fıskiye gibi yukarı fışkırması önemli olay! Bunun üzerine de bir sürü hikâye var. Fazla yapacak bir şey olmayınca genelde böyle olaylar üzerinden kurgu yapılıyor, birçok coğrafyada benzer hikayeler üretilir.

Ziyaret edilecek yerlerden biri de Kaptan James Cook’un buraya ilk ayak bastığı yer. Adamın anısına anıt yapmışlar. İngiltere Yorkshire doğumlu James Cook denizci ve kâşif. Özellikle Pasifik Okyanusu’nda yaptığı seyirleri ve bu seyirlerde yaptığı ada keşifleri ile ünlüdür. Yeğeni Tahora, Osmanlı Din Alimi Ebubekir Efendi ile evliydi. Adam uzaktan akrabamız sayılır.

Tonga’nın eski başkenti Langi’de o dönemin kral ve ailesinin antik kral mezarlarına gidiyoruz. Çok fazla bir şey kalmamış ama anlaşılan yapıldığı zaman büyük anıt özelliğindeymiş.

Ülke insanlarını tanımanın en doğru yerlerinden biri de yerel pazarlardır, bunun için de başkent Nuku’alofa’da Talamahu Market’e gidiyoruz. Candan samimi insanlar, kolay iletişim kurabiliyorsunuz. Burası sebze, meyve gibi gıda ürünlerinin yanı sıra geleneksel ve kültürel el sanatları, hediyelik eşya bakımından oldukça geniş bir ürün yelpazesi olan popüler bir pazar yeri. Ne arasan bulursun, öyle bir yer.

**

Dikkati çeken diğer bir konu da Tonga Krallığı’nın, Pasifik coğrafyasında sömürge olmamış tek ülke olması, yani tarihinde başka bir devletin hegemonyası altına girmemiş. Böyle olunca yüzlerce yıldan beri kendi ırkının yaşadığı bu topraklarda fazla medeniyet, kendine özgü kültür ve geleneklerin birikmesi ve bunlara ait eserler olması dikkat çekiciydi.

Mevsimsel ve dış faktörlerin etkisine açık bir coğrafyada küçük bir ada olan Tonga’nın ekonomisi, ABD, Yeni Zelanda ve Avustralya gibi ülkelerde yaşayan Tongalıların ülkelerine gönderdikleri paralar, az miktarda sebze, meyve ihracatı ve yurtdışı yardımlara büyük ölçüde bağımlı.

Ülkedeki ekonomik faaliyetler turizm ve tarımla sınırlı. Nüfusun %70’i geçimini tarımdan sağlamaktadır. Tonga Hükümeti, özel sektörün gelişmesi gerektiğini vurgulamakta, yatırımları teşvik etmekte, sağlık ve eğitim sektörüne daha fazla önem göstermeye çalışmakta ancak fazla bir ilerleme olamıyor gibi. Genç nüfusta artan işsizlik oranı, enflasyon, artan kamu hizmetleri harcamaları ve yüksek dış borçlar, Tonga Hükümeti’nin ekonomik açıdan karşı karşıya olduğu en önemli sorunlar arasında. Üretim ve büyük imkân olduğu halde balıkçılığın olmaması buna rağmen sistemin devam etmesi başta Avustralya ve Yeni Zelanda hükümetlerinin desteği ile olmaktadır.

Bütün bunlara rağmen; 1 ABD dolar=2,41 TOP (Para Birimi, Pa’anga) ediyor. Türkiye’de 1dolar=18,90 TL.

Her tarafta tavuk restoranı var, ada ülkesinde insanlar balığa rağbet etmiyor. Her ne kadar okyanus balığı lezzetli olmasa da soslarla falan gayet güzel olur. Sorun, balık yakalamak için sabah erken kalkıp çalışmak gerekir, zor olan da bu!

Her şeye rağmen henüz turizmin kirletmediği ender yerlerden Tonga Krallığı.

Buradan Melanesia bölgesinde başka bir Pasifik ada ülkesi olan Vanuatu’ya gidiyoruz.

 

Sevgilerimle,

Hayrettin Kağnıcı

Aralık 2022

error: iletişim : [email protected]